Author :
Abstract
Mutasavvıflara göre tarikattektir, o da "Tarikatı Muhammediye"-
dır. Esas olarak ayrılık olmayan, teferruata ait bir takım incelikler
olan, meşrepte çeşitlilik vardır. Temel olarak 12 büyük tarikat vardır.
Türkler’de tarikat denince ilk kişi Ahmet Yesevi Hazretleri gelmektedir. Ahmet Yesevi ’nin yetiştirdiği müritler Anadolu topraklarına yayılınca, bu toprakların manevi mimarları olmuşlardır. Müritler yanlız
Anadolu sınırları içerisinde kalmamış, Balkanlara da yayılıp buralarda birçok tekke ve zaviye inşa edip günümüze kadar hayatlarını devam
ettirmişlerdir.
Osmanlı Devletinin Balkanlara gelişiyle tarikatlerin gelmesine de
büyük rol oynamıştır. Osmanlıların döneminde tarikatler büyük bir
gelişme katetmiştir. Bu gelişme ise Osmanlı Devleti ’nin tarikat ve dervişleri destekleyip yardımcı olmasından kaynaklanmaktadır. Balkanlarda tarikatler olarak Bektaşilik, Halvetilik ve Mevlevilik yer almaktadır.
Makedonya Cumhuriyeti ’nde Bektaşilik geleneği Osmanlı Devleti ’-
nin kuruluş ve Osmanlı ’nin Rumeli ’ye geçiş süreci içinde görmek
mümkündür. Makedonya ve diğer Balkan ülkelerinde İslamiyet ’in yayılmasında seçilmiş bir metod olarak kabul edilmektedir. Betaşiliğin
Makedonya’ya gelişi Sarı Saltık Baba, Hıdır Baba, Sersem Ali Dede
ile sayılmakladır. Bundan başka Türkiye ve Horasan ’dan gelen misyonerler ve bunlardan günümüze kadar ayakta kalan (Üsküp, Ohri, Kalkandelen, Kırçova, Kumanova vs.) türbe ve tekkelerden anlaşılmaktadır.
Makedonya’ya gelen Müslümanların burada yaşayan Hristiyanlarla kaynaşması tasavvuf ve insan sevgisi ile sağlanmıştır. Temelinde
ise İslamiyet, insan sevgisi, sabır ve hoşgörü olmuştur.
Keywords
Abstract
