Osmanlı imparatorluğu ’nun Rumeli topraklarına girmesiyle buralarda
İslam dini ile birlikte dil ve genel olarak İslam kültürü de girmiş, yerleşmiş ve
günümüze kadar sürmüştür. Aynı biçimde Nakşibendi, Mevlevi, Kadiri, Sa ’di,
Rifai, ve özellikle Bektaşi gibi tüm tarikatler de bura halkı arasında yayılmış
ve böylece tarih boyunca kent ve hatta köylerde kesin olarak sayısını
bilmediğimiz tekke ve türbeler de inşa edilmiştir.
Rum eli’deki tasavvuf-tarikatler hakkında kitap veya makale, Anadolu
coğrafyasında göre daha az yayınlanmıştır. Hatta, Rumeli ’de Bektaşilik tarihi
dışındaki tarikatler hakkında bilgimiz pek fazla sayılmaz. Yalnız Arnavutluk
tarihi genel olarak Bektaşilikle son derece bağlı olduğu için bu tarikat
hakkında birkaç kitap ile birkaç makale yayınlanmıştır. İşte yayınlanan bu
eserlere dayanarak, Bektaşilik tarikatının yayılması konusunda Türk - İslam
misyoneri olan Sarı Saltuk’un bizzat çabaları ve efsaneleri Arnavutluk’ta bu
tarikatın nasıl etkin olduğu, hangi tarihlere kadar sürdüğü, hangi tekkelerin
nerede inşa olduğu ve bu tekkeler hakkında kimin dede, baba olduğu, kimin
yetiştiği, kimin kimden el aldığı ve kimin nasıl eser verdiği anlaşılmaktadır.
Arnavutluk’ta yaşayan Arnavut ulusunun dini, siyasi ve kültür hayatında
Bektaşîliğin önemli rolü vardır. Hemen hemen her şehirde en az birer Bektaşi
tekkesi bulunmakta idi. Fakat ne yazık ki XVIII. ve XIX. yüzyılda bu tekkelerin
tam sayısını belli etmek için, bu tekkeler hakkında bilgimiz çok azdır.
Arnavutluk’taki Bektaşilik ayrı bir özellik taşımaktadır, bugüne dek Bektaşilik
Arnavut halkı arasında en çok sevilen ve en çok yayılan bir tarikattır. Arnavut
ulusu da Bektaşi tarikatının Arnavutlar arasında yayılması konusunda Sarı
Saltuk efsanelerinin ile menkıbelerinin önemli bir rol oynadıklarına
inanmaktadırlar.
Sarı Saltuk’un yarı tarihi, yarı efsanevi vaziyeti ciddi bir araştırmaya
değer. Doğru olan cihet, Sarı Saltuk’un büyük bir saygıya mâzhar olduğu
Balkanlar’daki Bektaşilik ile Bektaşilik tarikatının yayılmasıyla ilgili sıkı
sıkıya alakalı olmasıdır
After the entry o f Ottomarı Empire into the territory o f the Rumeli,
together with the İslam was entered and installed also the language and at the
same time the İslam culture, which are stili present. In the same w ay, the
Naqshbandi, Mevlevi, Kadiri, Sa 'di, Rifai and particularly Bektashi sects
were expanded between the local population and in the towns and cities they
binit an undetermined number o f mausoleums and dervişh lodges called tekke,
There are published less books and articles about the sects in Albania
by comparison to the books and articles published in Balkan countries. W e
don’t have almost nothing about the sects in Albania. It is ju st because o f the
relations o f Albanian history with the Bektashi order, there are some books
and some articles published about them.
W e get some knowledge about the expansion o f Bektashi order
especially from the legends o f Sari Saltik - The Turkish - İslam missionary. His
legends are talking about the fa ct how this sect became active, the dates o f its
duration, which dervish convents are built where, who is the grandfather, the
father; and who wrote how the piece o f art.
The role o f Bektashi order in the religion, political and cultural life o f
Albanian people is signifıcant. Almost in every town it could be foundBektashi
lodge. But, unfortunately w e don’t have enough information about the number
o f this lodges in XVIII and X IX centuries. The Bektashi order in Albania has a
particular characteristics. The Bektashi order among the people in Albania is
the most liked and the most expanded sect. The Albanian people think that fo r
the expansion o f Bektashi order in Albania, the signifıcant role played the Sari
Saltik's legends andsagas.
The history and the legend o f Sari Saltik need to be researched. The
reason o f this researches is the strength connections o f Bektashis and the
Bektashi order in the Balkans where Sari Saltik enjoys great respect.