Bu çalışmanın ana konusu; Bergama Zeus Sunağı‟nın 19. Yüzyılın sonlarında Türkiye‟den Berlin‟e nasıl götürüldüğünü bilimsel
verilerle ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Aynı dönemde Batı
Anadolu‟daki antik kentlerden çıkartılan eserler, ciddi bir yasal
prosedüre dayandırılmaksızın, kazıları yapan ülkelerin müzelerine
taşınmıştır. Zeus Sunağı bu örneklerin başında gelmektedir. İzlenen
arkeolojik ve sanat değeri olan eserlerin yurt dışına çıkarılmasının
gerisinde, 19. yüzyılda Avrupa‟ya hakim olmaya başlayan siyasi ve
ekonomik sömürgecilik ve yayılmacılık politikalarıyla birlikte, Avrupa uygarlığının temeli kabul edilen eski uygarlıklara ait eserlerin
aranması, Anadolu coğrafyasının söz konusu antik kentler ve tarihi
eserler yönünden oldukça zengin olması gibi etkenler belirleyici
ana sebep olarak değerlendirilmelidir.
Bergama/Pergamon Antik Kenti, İzmir‟in 110 km kuzeyinde, İzmir-Çanakkale yolunun 8 km doğusunda yer almaktadır. Kadim uygarlıklardan birini temsil eden Bergama antik şehri, tarihte ve özellikle 19. yüzyıldan itibaren birçok gezgin, araştırmacı, arkeolog ve
eski eser kaçakçılarının ilgisini çekmiştir. Bunun nedeni, dünyanın
ilgisini çeken antik eserlerden biri olan Zeus Sunağı‟nın burada
olmasıdır. Araştırmamıza konu olan bu muhteşem Sunak, 19. Yüzyılın ikinci yarısında, yoğunluklu olarak 1870‟li ve 1880‟li yıllarda
Alman arkeologlar, araştırmacılar, konsoloslar marifetiyle aşama
aşama sandıklarla Bergama-Çandarlı-İzmir güzergâhıyla Berlin
Müzesine intikal ettirilmiştir.
The main aim of this article is to identify how Bergama Zeus
Altar was taken from Turkiye to Berlin in the end of 19th century,
by using scientific data. On the same period, artifacts found in
antique cities in Western Anatolia were taken to the excavating
country‟s museums without attributing any serious legal procedure.
The reason is Anatolia is very rich of ancient cities and historical
artifacts that once belonged to past civilisations considered as a
base of European civilization and dominating policy of 19th century
Europe was seeking eceonomic colonialism and expansionalism.
For this purpose, strating from the first half of the 19th century,
research and excavation permissions were given to the foreigners.
Many antiquity collectors or amateur archaeologists who had
diplomotic support, could take antiquities found in excavations to
abroad. These actions could only be done by permission, however it
was not possible to prevent artifacts to be taken abroad since there
were not strict rules for them. There was no state decree to deal
illegal trade of antiquities in weaken Ottoman Empire.
Eventhough developping museology in Europe also entered to
Ottoman State in a short period of time,due to lack of educated personnel, it did not have a considerable effect on protecting excavated
artifacts.